• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
Kur'an İncelemeleri

 
Site Menüsü

44Meryem Suresi 73-76





Hatalı Çevrilen Ayetler


Meryem Suresi 73-76




Hatalı Çeviri:
73. Ayetlerimiz kendilerine apaçık bir şekilde okunduğu zaman, inkârcılar, inananlara: “(Bu) iki topluluktan konum olarak hangisi daha üstün ve güçlü, hangisi daha seçkindir?” dediler.
74. Onlardan önce serveti ve görüntüsü daha güzel nice nesilleri helâk ettik.
75. De ki: “Kim sapıklık içinde ise Rahman (olan Allah) ona istenildiği kadar süre versin (ne çıkar). Nihayet kendilerine vaad olunan azabı, ya da kıyameti gördüklerinde kimin yeri daha kötüymüş, kimin taraftarları daha zayıfmış bilecekler!”
76. Allah doğru yolu bulanların doğruyu bulma yeteneğini (iman gücünü) artırır. Kalıcı olan yararlı işler, Rabbinin yanında hem mükâfat bakımından hem de varılacak yer bakımından daha iyidir.




Doğru Çeviri:
73.Ve âyetlerimiz kendilerine apaçık okunduğu zaman, o kâfirler; Allah’ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddetmiş olan o kişiler, iman etmiş olan kişilere, “Bu iki zümreden [mü’min ve Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddedenlerden] hangisi makam mevki bakımından daha iyi, düşüp kalktığı kimseler/örgütler bakımından daha güzeldir?” dediler.
74.Hâlbuki Biz, onlardan önce, mal ve gösterişçe daha güzel nice kuşakları/asırlar halkını değişime/yıkıma uğrattık.
75.De ki: “Kim sapıklık içinde olursa, Rahmân [yarattığı bütün canlılara dünyada çokça merhamet eden Allah], ona uzattıkça uzatır/süre tanır. Sonunda kendilerine vaat edileni [azabı veya kıyâmetin kopuşunu] gördükleri vakit, artık onlar kimin makamca-mevkice daha şerli ve askerce [destekçe, kuvvetçe] daha zayıf olduğunu bilecektir.
76.Ve Allah, kılavuzlandıkları doğru yola girenlere kılavuzu artırır. Ve kalıcı olan düzeltmeye yönelik işler, Rabbinin katında sevap bakımından daha hayırlıdır, sonuç bakımından da daha iyidir.”




73.Ve âyetlerimiz kendilerine apaçık okunduğu zaman, o kâfirler; Allah’ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddetmiş olan o kişiler, iman etmiş olan kişilere, “Bu iki zümreden [mü’min ve Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddedenlerden] hangisi makam mevki bakımından daha iyi, düşüp kalktığı kimseler/örgütler bakımından daha güzeldir?” dediler.



Bu ayette, Kur’an ayetleri karşısında onlara inanmak yerine, Allah’ın elçisine uyanlara karşı tez ileri süren inkârcıların sözleri dile getirilmiştir. İnananların dikkatini onlar ile kendi aralarındaki makam mevki farklarına çeken inkârcılar, zımnen şöyle demektedirler:“Kimin daha güzel ve büyük evleri var? Kimin hayat standartları daha yüksek? Kimin daha muhteşem ve şaşaalı meclisleri var? Eğer siz bütün bunlardan mahrum, biz ise onların hepsine sahip bir durumda isek, çok mutlu bir dünya hayatı yaşayan bizler mi, yoksa fakir ve zavallı bir hayat yaşayan sizler mi doğru yolda sayılırsınız? Buna karar verin.”


Güdük akıllı inkârcıların bu tezleri Kur’an’da değişik yerlerde birkaç kez gündeme getirilerek çürütülmüştür.


Bu abes tezlerin ayrıntılı bir örneği de karşımıza Kehf suresinde çıkacaktır.


11.Ve kâfirler; Allah’ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddetmişolan kişiler, iman etmiş kişiler için: “Eğer bir hayır, çıkar olsaydı, onlar, ona bizim önümüze geçemezlerdi; önce biz mü’min olur çıkarı biz alırdık” dediler. Bununla kılavuzlandıkları doğru yola girmeyince de: “Bu eski bir uydurmadır” diyeceklerdir.(Ahkaf/ 11)


111.Onlar: “Sana çok düşük kimseler uyarken, biz sana inanır mıyız?” dediler.(Şuara/ 111)


53.Ve Biz, “Allah, aramızdan bunlara mı iyilikte bulundu?!” desinler diye, onlardan bazısını bazısı ile böyle ateşlere sürükledik, imtihan ettik. Allah, kendilerine verilen nimetlerin karşılığını ödeyenleri daha iyi bilen değil midir?(En’âm/ 53)




74.Hâlbuki Biz, onlardan önce, mal ve gösterişçe daha güzel nice kuşakları/asırlar halkını değişime/yıkıma uğrattık.


Bu ayette, müminleri küçümseyen Kureyşli Firavun taslaklarına zımnen şöyle bir hatırlatma yapılmaktadır: “Sizden daha varlıklı; daha sağlam evlere, eşyalara, güzel manzaralara sahip olan nice kuşaklar, inkâr ve yalanlamaları sonucu yok edildiler. Siz de bu zihniyette devam ederseniz aynen onlar gibi helâk edilirsiniz.”


Geçmiş kuşakların helâki, Kur’an’da birçok ayette konu edilmiştir:
13.Ve andolsun ki sizden önceki kuşakları, şirk koşarak, küfrederek yanlış yaptıkları zaman değişime/ yıkıma uğrattık. Ve onların elçileri açık belgeler ile gelmişlerdi. Zaten onlar inanacak değillerdi. İşte günahkârlar topluluğunu Biz böyle cezalandırırız.
14.Sonra nasıl amel edeceğinize bakalım diye onların sonrasından sizi yeryüzünde onların yerine getirdik.(Yunus/ 13, 14)


6-8.Ve Biz öncekilere de nice peygamberler göndermiştik. Onlar, kendilerine gelen her peygamberi kesinlikle alaya alıyorlardı da Biz, kuvvetçe onlardan daha güçlü olanları değişime/ yıkıma uğratıverdik. Öncekilerin örneği de geçti.(Zühruf/ 8)


36.Biz onlardan önce kendilerinden daha çetin güce sahip nice nesilleri değişime, yıkıma uğrattık. Öyle ki onlar beldeleri delik-deşik ediyorlardı. Hiç kaçıp kurtulacak yer var mı?(Kaf/ 36)


178.Allah’ın ilâhlığını rabliğini tanımayan şu kimseler, şüphesiz Bizim kendilerine süre tanıyışımızın, kendileri için hayırlı olduğunu sanmasınlar. Şüphesiz Biz, onlara daha çok günaha girsinler diye süre tanıyoruz. Ve onlar için alçaltıcı bir azap vardır.(Âl-i Imran/ 178)


Ayrıca şu ayetlere de bakılabilir: En’âm/6, 8, Hicr/4, İsra/17, Meryem/98, Ta Ha/128, Şuara/208, Kasas/43, Secde/26, Ya Sin/31, Sad/3, Ahkaf/27, Kamer/51, Hacc/45 ve Kehf/59.




75.De ki: “Kim sapıklık içinde olursa, Rahmân [yarattığı bütün canlılara dünyada çokça merhamet eden Allah], ona uzattıkça uzatır/süre tanır. Sonunda kendilerine vaat edileni [azabı veya kıyâmetin kopuşunu] gördükleri vakit, artık onlar kimin makamca-mevkice daha şerli ve askerce [destekçe, kuvvetçe] daha zayıf olduğunu bilecektir.
76.Ve Allah, kılavuzlandıkları doğru yola girenlere kılavuzu artırır. Ve kalıcı olan düzeltmeye yönelik işler, Rabbinin katında sevap bakımından daha hayırlıdır, sonuç bakımından da daha iyidir.”


Bu ayetlerde, daha önceki [73 ve 74.] ayetlerde konu edilen insan tiplerine peygamberimizin neler söylemesi, hangi mesajları iletmesi gerektiği açıklanmış ve onlara bir takım ilâhî ilkeler bildirilmiştir.


Bu mesajları başka ayetlerde de görmek mümkündür:
110.Ve Biz, onların kalplerini ve gözlerini ilkin iman etmedikleri durumdaki gibi ters çeviririz. Ve Biz de onları taşkınlıkları içerisinde kör ve şaşkın olarak bırakırız.(En’âm/ 110)


172,173.Kendilerine yara dokunduktan sonra Allah ve Elçi’nin davetine katılan kimseler; insanlar kendilerine: “Şüphesiz insanlar size karşı birlik oldular, onlardan ürperin” dediklerinde, bunun, kendilerini inanç yönünden artırdığı ve: “Allah bize yeter. O, ne güzel tüm varlıkları belirli bir programa göre ayarlayan ve bu programı koruyarak, destekleyerek uygulayan”dır!” diyen kimseler; onlardan iyileştiren, güzelleştiren ve Allah’ın koruması altına girmiş kimselere büyük bir ödül vardır.(Âl-i Imran/172, 173)


46.Mal ve oğullar, basit dünya hayatının süsüdür. Kalıcı düzeltmeye yönelik işler ise, Rabbinin katında, sevapça daha hayırlıdır, ümit bağlama yönünden de daha hayırlıdır.(Kehf/ 46)


124.Ve bir sûre indirildiği zaman, içlerinden bir kimse, “O indirilmiş sûre hanginizi iman açısından güçlendirdi?” der. Fakat iman etmiş kimselere gelince, o inen sûre, onları iman açısından ziyadeleştirmiştir; güçlendirmiştir ve onlar sürekli olarak müjdelenip duruyorlar.
125.Kalplerinde bir hastalık olanlara; zihniyeti bozuk kimselere gelince de; onların da pisliklerinin içine pislik ilave etmiştir. Ve onlar, kâfir; Allah’ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddedenbirileri olarak ölmüşlerdir.(Tövbe/ 124, 125)




76. ayette ise Kur’an’ın onları her fırsatta doğru kararlar vermeye yönelttiği, kişilerin doğru yolu benimsemelerine yardımcı olduğu, onları kötülüklerden ve yanlış işlerden koruduğu ve onları sürekli geliştirdiği bildirilmektedir.


Hatırlanacak olursa bu husus daha evvel Cinn suresinde de belirtilmişti:
Şüphesiz biz, rüşde kılavuzluk eden hayret verici bir Kur’ân dinledik.(Cinn/ 2)*




*İşte Kuran, Meryem Suresi

Yorumlar - Yorum Yaz
Site Haritası
Takvim