• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
Kur'an İncelemeleri

 
Site Menüsü

87Bakara Suresi 253




Hatalı Çevrilen Ayetler



Bakara Suresi 253





Hatalı Çeviri:
253. O peygamberlerin bir kısmını diğerlerinden üstün kıldık. Allah onlardan bir kısmı ile konuşmuş, bazılarını da derece derece yükseltmiştir. Meryem oğlu İsa'ya açık mucizeler verdik ve onu Rûhu'l-Kudüs ile güçlendirdik. Allah dileseydi o peygamberlerden sonra gelen milletler, kendilerine açık deliller geldikten sonra birbirleriyle savaşmazlardı. Fakat onlar ihtilafa düştüler de içlerinden kimi iman etti, kimi de inkâr etti. Allah dileseydi onlar savaşmazlardı; lâkin Allah dilediğini yapar.




Doğru Çeviri:
253.İşte elçiler; Biz onların bazısını bazısı üzerine fazlalıklı kıldık. Onlardan bir kısmı Allah’ın tek taraflı olarak söz söylediği/ yaraladıkça yaraladığı, çok sıkıntı çektirdiği ve bazısının derecelerini fazlalıklı kıldığı kimselerdir. Ve Meryem oğlu Îsâ’ya açık kanıtlar verdik ve o’nu Allah’ın vahyi ile güçlendirdik. Ve eğer Allah dileseydi onların ardından gelenler, açık mesajlar kendilerine ulaştıktan sonra birbirlerini öldürmezlerdi. Velâkin ayrılığa düştüler de onlardan bazısı iman etti, bazısı küfretti; Allah’ın ilâhlığını, rabliğini bilerek reddetti. Ve eğer Allah dileseydi birbirlerini öldürmezlerdi. Velâkin, Allah dilediğini yapar.




Bu âyette, inananların elçilere nasıl bakması gerektiği bildirilmektedir. Âyetten anlaşıldığına göre her elçinin kendine has bir özelliği olup birbirlerinden farklılıkları söz konusudur. Bu gerçeği ifade eden başka âyetler de vardır:

15.Kim, kılavuzlanan doğru yolu bulursa, sırf kendi iyiliği için kılavuzlanan doğru yolu bulmuştur. Kim de saparsa, ancak kendi aleyhine sapmış olur. Ve hiçbir yük taşıyıcı başkasının yükünü çekmez. Ve Biz, bir peygamber göndermedikçe, azap ediciler olmadık.(İsrâ/55)

                                                                         
Âyette geçen ve üzerinde hassasiyetle durulması gereken faddalnâ sözcüğü, manevî üstünlüğü değil, nesnel çokluğu ifade eder. Sözkonusu fazlalıklı kılınma; bilgi, bedensel güç, cesaret, hitap yeteneği, meslekî maharet, sanatkârlık, mâli durum, evlat ve eş durumları, İbrahim ve Lut’a uğrayan elçilerdeki gibi elçilere de elçilik, hem peygamber hem hükümdar olmak gibi şeylerdir.
Elbette elçiler Allah katında eşit değildir. Ama Allah kimin kimden daha mükerrem olduğunu bildirmemiştir. Bu nedenle mü’minler, peygamberleri üstünlük yarışına sokmamalı, tutumları şu âyetlerdeki gibi olmalıdır:
285,286.Elçi, kendi Rabbinden kendisine indirilene iman etti, mü’minler de. Hepsi Allah’a, doğal güçlerine/haberci âyetlerine, kitaplarına ve elçilerine iman ettiler: “Biz Allah’ın elçileri arasında ayırım yapmayız.” Ve “Biz duyduk ve itaat ettik. Rabbimiz! Bağışlamanı dileriz, dönüş ancak Sanadır. Ey Rabbimiz! Eğer terk ettiysek ya da yanıldıysak bizi tutup sorguya çekme! Ey Rabbimiz! Bize bizden öncekilere yüklediğin gibi ağır sorumluluk/sıkıntıya sokacak şeyler yükleme! Ey Rabbimiz! Bize gücümüzün yetmeyeceği yükü de yükleme! Ve affet bizi, bağışla bizi, merhamet et bize! Sen bizim yardımcı, yol gösterici, koruyucu yakınımızsın. Ve de kâfirler toplumuna; Senin ilâhlığını, rabliğini bilerek reddeden toplumlara karşı yardım et bize” dediler.
Allah, hiç kimseye gücünün yeteceğinden başka; kapasitesi dışında yük yüklemez. Herkesin kazandığı kendi yararına ve kendi yaptığı zararınadır.(Bakara/285)

                                                                              
84.De ki: “Biz, Allah’a, bize indirilen Kur’ân’a, İbrâhîm’e, İsmâîl’e, İshâk’a, Ya‘kûb’a ve torunlara indirilene, Mûsâ’ya, Îsâ’ya ve peygamberlere Rablerinden verilenlere inandık. Onlardan hiç biri arasında ayırım yapmayız. Ve biz, yalnız O’nun için İslâmlaşanlarız.”(Âl-i İmrân/84)

                                                                              
Kimisi, bazı âyetleri yanlış te’vîl ederek ve uydurma mucizelere dayanarak, Muhammed’in; kimisi, meleklerin secde etmesi ve ilk peygamber olması hasebiyle Âdem’in; kimisi, Kur’ân’da en çok Mûsâ’dan bahsedilmesi ve Allah’ın o’nunla aracısız konuşması nedeniyle Mûsâ’nın; kimisi beşikte iken peygamber olması ve ölüleri diriltmesi sebebiyle Îsâ’nın; kimisi, yüce bir mekana ref edildiği için İdris’in; kimisi de Allah’ın dost edinmesi ve Rasûlullah’a da o’nun dinine uymayı emretmesi dolayısıyla İbrâhîm’in; kimisi, demiri ezmiş olmasından hareketle Dâvûd’un; kimisi de rüzgâra, cinlere, kuşlara, şeytânlara hükmetmiş olması nedeniyle Süleymân’ın en üstün olduğunu iddia etmiştir ki bütün bunlar, gaybı taşlamaktan başka bir şey değildir. Mü’mine düşen, haddini bilmek ve peygamberler arasında ayırım yapmamaktır.*




*İşte Kuran, Bakara Suresi




Yorumlar - Yorum Yaz
Site Haritası
Takvim