• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
Kur'an İncelemeleri

 
Site Menüsü

Kuran, Bilim İle Uğraşmayı Teşvik Eder







KURAN, BİLİM İLE UĞRAŞMAYI TEŞVİK EDER





Kuran’ı Kerim dikkatle incelendiğinde her bir ayetin; toplumları, barışa, selamete davet ettiği görülür. Ayetler; insanları bilinçlendiren, karanlıklardan aydınlığa çıkaran ilkeler içerir.


Bir ayet ile ya da ayetteki bir-iki sözcük ile ifade edilen gerçekler,  olaylar ve olgular günümüzde ayrı ayrı bilim dalları olarak incelenmektedir.


Kur’an bilim kitabı değildir, ancak bilimi teşvik ettiği gibi günümüzün biliminin oluşmasına rehberlik etmiştir. Ayetlerde ince ayrıntılar verilerek bilimsel gerçekliğe ışık tutmuştur.


Bilimin günümüze kadar uzanan serüvenine baktığımızda iki kaynaktan beslendiği anlaşılır. Birincisi Allah’ın insanlara gönderdiği Hikmet/zulüm ve fesadı engellemek için konulmuş kanun, düstur ve ilkelerdir. İkincisi ise Allah’ın insanlara bağışladığı; merak duygusu, sorgulama yeteneği, analiz, deney yapma isteği, bilgilenme ihtiyacı ve tefekkür etme sonucunda; bilgiyi işleyebilme yeteneği sayesinde bilim, günümüzdeki seviyesine ulaşmıştır.  Bu yetenekleri Allah’ın insana bahşetmesi olmasaydı  şimdiki konumunuza gelebilir miydik? Her iki kaynakta Allah tarafından, insanın yararına olmak üzere insanlığın hizmetine verilmiştir.


Bilimin temelini oluşturan; yer bilimleri, yaşam bilimleri, fizik bilimleri ve toplum bilimleri ile ilgili ilkeler insanlara 1.400 yıl önce Kur’an’da ulaştırılmıştır. Bilimsel keşiflerle yeni elde edilen bilgilerin  Kur’an’da asırlarca önce insanlığa ilan edilmiş olması elbette ki saygıya layıktır.


Bilimin, felsefenin, teknolojinin henüz gelişmediği dönemlerde Allah insanlara gönderdiği ilkelerde asırlarca önce bu gerçekleri ilan ederek bunların insan sözü olamayacağını, Hakk din olduğunu bildirir. Burası çok önemlidir. Bu gerçeklerin üstü örtülmek istenerek, Kur’an’ın ilkeleri yalanlanmak istenir. Biz de bu nedenle bilimsel gerçeklerle ayetleri bir arada vererek insanları bilinçlendirmek istiyoruz.


Kur’an’da bahsedilen bilim dallarından bazıları;






KUR’AN’DAKİ BİLİM DALLARI





Androgoji
Androgoji "yetişkinlerin öğrenmesine yol göstermenin ya da yardımın bilim ve sanatı" anlamına gelir.


Eğitimde yetişkin öğrenmesi özelliklerine göre yapılandırılmış eğitime androgojik yaklaşım denmektedir. Bu kavram ‘çocuklara öğretmenin bilimi’ diye çevrilebilecek pedagoji’ye koşut olarak ‘yetişkin eğitimi bilimi’ karşılığı olarak kurgulanmıştır. Pedagoji ve androgoji arasında 4 temel fark öne çıkar.


Bunlardan birincisi kendini algılamadır. Pedagojik yaklaşımda baskın öğretmen-bağımlı öğrenci ilişkisi vardır. Oysa androgojik yaklaşımda bunun yerini karşılıklı anlaşma ve yardım edici bir ilişki almıştır.


İkinci fark ise deneyimlerle ilgilidir. Yetişkinlerin deneyimleri öğrenme için zengin bir kaynak olarak değerlendirilir ve eğitimleri bunun üzerine kurgulanır. Yetişkinler bu deneyimleri ile eğitim ortamında oluşturulan çok yönlü iletişim sayesinde diğerlerinin öğrenmesine de yardımcı olurlar.


Androgojik eğitim yaklaşımının üçüncü farklılığı içeriğin seçimindeki farklılıktan kaynaklanır. Klasik yöntemdeki tüm sorumluluğun eğitici tarafından yüklenilmesinin aksine içerik ve yöntem katılımcıların gereksinim ve ilgilerine göre belirlenir. Kişiler neyi öğrenmeye ihtiyaç duyduklarına kendileri karar verirler, eğitici öğrenmeyi kolaylaştırıcı ve kaynak kişi olarak iş görür.


Son olarak özellikle örgün eğitim geleceğe yönelik kişisel ve toplumsal amaçlara sahiptir. Oysa yetişkinler var olan sorunlarına hemen kullanabilecekleri çözümler sağlayan eğitimler isterler. Androgojik yaklaşımda eğitim konu merkezli değil sorun merkezlidir.


Ve tağuta kulluk etmekten kaçınan ve Allah'a yönelen kimseler, kendileri için müjde olanlardır. Haydi, müjdele, sözü dinleyip de en güzeline uyan kullarımı! İşte onlar, Allah'ın kendilerine doğru yol kılavuzu verdiği kimselerdir. Ve işte onlar, kavrama yeteneği/temiz akıl sahibi olanların ta kendileridir. (Zümer Suresi 18. ayet)


Fakat bu Yahudileşenlerden bilgide derinleşmiş olanlar ve iman edenler, sana indirilene ve senden önce indirilenlere iman ederler. Onlar, salâtı ikame eden [mâlî yönden ve zihinsel açıdan destek olma; toplumu aydınlatma kurumları oluşturan, ayakta tutan], vergiyi veren, Allah'a ve âhiret gününe iman edenlerdir. İşte onlar, Bizim büyük bir ödül vereceklerimizdir. (Nisa Suresi 162. ayet)


90.Ey iman etmiş kişiler! Hamr [içki/herhangi bir yolla aklı örtmek], kumar; her türlü kolay kazanç amaçlı şans oyunu, kulluk edilen nesneleri, kişileri temsil eden işaretler; semboller ve fal okları; tüm kehanet araç ve gereçleri ancak şeytan işinden zarar veren şeylerdir. Öyleyse durumunuzu korumanız, kurtulmanız için bu şeytan işinden kaçının.
91.Gerçekten şeytan, hamr ve kumarda sizin aranıza düşmanlık ve kin sokmak ve sizi, Allah’ın anılmasından, öğüdünden ve salâttan [mâlî yönden ve zihinsel açıdan destek olmakdan; toplumu aydınlatmaktan] alıkoymak ister. Öyleyse sona erdirmiş kişiler/vazgeçmiş kişiler misiniz? Maide Suresi 90-91. ayet)











Antropoloji
Antropoloji, geçmiş ve günümüz topluluklarında yaşayan insanların çeşitli yönlerini inceler. İnsanın iskelet, kafatası gibi fiziki yapısını araştıran antropoloji, insanlık tarihinin en eski dönemlerinin aydınlatılmasına yardımcı olur. Bu bilim, insanı kültürel, toplumsal ve biyolojik çeşitliliği içinde anlamaya; insanlığın başlangıcından beri toplulukların çeşitli koşullara nasıl uyarlandığını, bu uyarlanma biçimlerinin nasıl gelişip değiştiğini, çeşitli küresel olayların nasıl dönüştüğünü görmeye ve göstermeye çalışır.


Ey insanlar! Biz sizi, bir erkek ile bir dişiden oluşturduk, birbirinizle tanışasınız diye sizi uluslar ve oymaklar yaptık. Şüphesiz ki, Allah katında en değerliniz, en çok Allah’ın koruması altına girmiş olanınızdır. Gerçekten Allah, en iyi bilendir, en çok haber alandır. (Hucurat Suresi 13. ayet)


Ve Biz senden önce de yalnızca, kentlerin kendi halkından, kendilerine vahyettiğimiz birtakım olgun kişileri elçi olarak gönderdik. Şimdi o yerlerde şöyle bir gezip dolaşmadılar mı? Ki kendilerinden önce gelip geçenlerin âkıbetlerinin nasıl olduğuna bir baksalar! Elbette âhiret yurdu Allah'ın koruması altına giren kişiler için daha hayırlıdır. Hâlâ aklınızı kullanmayacak mısınız? (Yusuf Suresi 109)






Arkeoloji
Arkeoloji, arkeolojik yöntemlerle ortaya çıkarılmış kültürleri, sosyoloji, coğrafya, tarih, etnoloji gibi birçok bilim dalından yararlanarak araştıran ve inceleyen bilim dalıdır. Türkçeye yanlış bir şekilde "kazıbilim" olarak çevrilmiş olsa da kazı, arkeolojik  araştırma yöntemlerinden sadece bir tanesidir.


Onlar, yeryüzünde gezip de kendilerinden öncekilerin âkıbetlerinin nasıl olduğuna bakmadılar mı? Onlar, kendilerinden daha güçlü idiler; yeryüzünü kazıp altüst etmişler, onu bunların imar ettiklerinden daha çok imar etmişlerdi. Elçileri de onlara nice açık delilleri getirmişlerdi. O hâlde Allah onlara haksızlık edecek değildi, fakat onlar şirk koşarak kendilerine haksızlık etmekteydiler.  (Rum Suresi 9. ayet)











Astronomi
Astronomi (gök bilimi ya da gökbilim), kökenleri, evrimleri, fiziksel ve kimyasal özellikleri ile gök cisimlerini açıklamaya çalışmak üzere gözleyen bilim dalıdır.


Peki, onlar üstlerindeki göğe bakmadılar mı ki, onu Biz hiç yarığı olmadan nasıl bina etmişiz ve süslemişiz! (Kaf Suresi 6. ayet)












Biyoloji
Biyoloji veya canlı bilimi, canlıları inceleyen bilim dalıdır.


Ve hiç tereddütsüz, kesin inanacaklar için, yeryüzünde ve kendi içinizde nice alâmetler/göstergeler.  (Zariyat Suresi 21. ayet)








Botanik
Bitki morfolojisi, bitkilerin iç ve dış yapılarını genel olarak inceler.


Ve Allah, gökten suyu indirendir. Böylece Biz onunla her şeyin bitkilerini çıkardık. Ondan da birbirine benzeyen ve birbirine benzemeyen birbiri üzerine binmiş taneler; hurmanın tomurcuğundan sarkan salkımları, üzümden bağları, zeytini ve narı çıkardığımız filizi çıkardık. Bunlar meyvelendikleri zaman meyvelerine ve olgunlaşmasına bakın! İşte bunlarda kesinlikle inanan bir toplum için alâmetler/göstergeler vardır.  (En’am Suresi 99. ayet)












Embriyoloji
Embriyoloji, zigot oluşumunu, büyümesini ve gelişimini inceleyen bilim dalı. Gelişim biyolojisinin bir alt dalıdır.


O, sizi tek bir nefisten oluşturdu, sonra ondan eşini yaptı ve sizin için hayvanlardan sekiz eş indirdi. Sizi annelerinizin karınlarında üç karanlık içinde, oluşturuluştan sonra bir oluşturuluşla oluşturuyor. İşte bu, sahiplik, yönetim yalnız Kendisinin olan Rabbiniz Allah'tır. O'ndan başka ilâh diye bir şey yoktur. Öyleyse, nasıl oluyor da çevriliyorsunuz?  (Zümer Suresi 6. ayet)






Filoloji
Filoloji; dillerin yapısını, tarihsel gelişimini ve birbirleri ile ilişkilerini inceleyen bilim dalı. Eski Yunancada philos (sevgi) ve logos (kelime) sözcüklerinin birleşmesi sonucunda ortaya çıkmıştır ve birebir çevirisi "kelime sevgisi"dir. "Betikbilim" olarak da adlandırılmaktadır.


Yine göklerin ve yerin oluşturuluşu, dillerinizin ve renklerinizin değişikliği O’nun alâmetlerinden/ göstergelerindendir. Şüphesiz bunda bilginler için nice alâmetler/ göstergeler vardır.  (Rum Suresi 22. ayet)






Gerontoloji
Gerontoloji yaşlanma olaylarının biyolojik, sosyolojik, ekonomik ve çevresel bütün yönlerini bilimsel yöntemlerle inceleyen bir bilimdir.


Ve sizi Allah oluşturdu, sonra da sizi vefat ettirecektir; size geçmişte yaptıklarınızı ve yapmanız gerekirken yapmadıklarınızı bir bir hatırlattıracaktır. İçinizden kimi de, bilgiden sonra herhangi bir şey bilmesin diye, ömrün en kötü zamanına ulaştırılır. Şüphesiz ki Allah çok bilgili ve çok kudretlidir. (Nahl Suresi 70. ayet)











Jeomorfoloji
Jeomorfoloji, yüzey bilimi ya da yerşekli bilimi de denir. Yardımcı dalı jeoloji olan ve Yer'in yüzey şekillerinin tanımlanmasını ve oluşum süreçlerinin açıklanmasını konu edinen bilim dalıdır.


Ve yeryüzüne bakmıyorlar mı, o nasıl yayılmış?  (Gaşiye Suresi 20. ayet)


88.Ve sen dağları görürsün; sen onları donuk, durgun sanırsın. Oysa onlar her şeyi sapasağlam yapan Allah'ın yapımı olarak bulutun yürümesi gibi yürümektedirler. Şüphesiz ki O, yaptıklarınıza tamamıyla haberdardır. (Neml Suresi 88. ayet)










Kozmoloji
Kozmoloji veya (evren bilimi), bir bütün olarak Evren'i konu alan bilim dalının ismidir.


Ve şu kâfirler; Allah’ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddetmiş olan şu kimseler, gökler ve yer bitişik bir hâlde idi de Bizim o ikisini ayırdığımızı ve hayatı olan her şeyi sudan oluşturduğumuzu görmediler mi? Buna rağmen hâlâ inanmıyorlar mı? (Enbiya Suresi 30. ayet)






Orografya
Dağları inceleyen bilim, dağ ve geçitlerin fiziksel özelliklerini inceler.


Orografi yeryüzü yükseltilerinin yada kabarıklıklarının tanımıdır. Orografi yeryüzü şeklinin dağlar, tepeler, ormanlar, düzlükler vb. tarafından nasıl oluşturulduğunu tanımlar.


Ve dağlara bakmıyorlar mı, onlar nasıl dikilmiş?  (Gaşiye Suresi 19. ayet)












Paleontoloji
Paleontoloji, taşılbilim ya da fosilbilim, fosilleri veri olarak kullanarak dünyada yaşamın tarihini yazmak amacını taşıyan bilim dalıdır.


De ki: “Yeryüzünde gezip dolaşın da, O’nun oluşturmaya nasıl başladığına bir bakın. Sonra Allah, son yapıyı inşa edecektir. Şüphesiz Allah, her şeye güç yetirendir.“ (Ankebut Suresi 20. ayet)










Pedagoji
Pedagoji; "çocuk bilimi." Çocuklarda davranış bozuklukları ve kökenini araştıran bilim dalıdır.


Pedagojinin ilgi sahası, yeni doğan ile yetişkin arasındaki çocuktur.


58.Ey iman etmiş kimseler! Yasalar çerçevesinde himayenizde bulunanlar ve sizden erginlik yaşına gelmemiş olanlarınız üç durumda; sabah eğitim-öğretiminden önce, öğle vaktinde elbisenizi çıkardığınızda, gece eğitim-öğretiminden sonra izin istesinler. Bunlar, sizin için açık ve korumasız üç zamandır. Bunlar dışında ne size ne de onlara bir günah yoktur. Aranızda dolaşırlar, bazınız bazınız üzerindedir. Allah, âyetleri size işte böyle açığa koyuyor. Allah, çok iyi bilendir, en iyi yasa koyan, bozulmayı iyi engelleyen/sağlam yapandır.
59.Ve sizden olan çocuklar, ergenlik çağına geldikleri zaman, artık kendilerinden önceki kişiler; ağabeyleri, ablaları izin istedikleri gibi izin istesinler. Allah, Kendi âyetlerini size işte böyle açığa koyar ve Allah, çok iyi bilendir, en iyi yasa koyan, bozulmayı iyi engelleyen/sağlam yapandır. (Nur Suresi 58-59. ayet)
Ve merhametinden dolayı onlar için alçak gönüllülük kanatlarını indir. Ve de ki: “Rabbim! Onların beni küçükten eğitip görgülü biri olarak yetiştirdikleri gibi, onlara rahmet et.” (İsra Suresi 24. ayet)







Planetoloji
Gezegen bilimi ya da planetoloji, yıldızsal olmayan astronomik cisimlerle gezegen sistemlerini genel olarak araştıran bilim dalıdır.


Güneş ve ay bir hesap ile akıp gitmektedir.  (Rahman Suresi 5. ayet)










Sosyoloji
Sosyoloji ya da toplum bilim, toplum ve insanın etkileşimi üzerinde çalışan bir bilim dalıdır. Toplumsal (sosyolojik) araştırmalar sokakta karşılaşan farklı bireyler arasındaki ilişkilerden küresel sosyal işleyişlere kadar geniş bir alana yayılmıştır.


Hakk din olan İslam dini, Kur’an’ın delaletiyle“Yüce Allah’ın kullarını hakka ulaştırmak üzere peygamberleri aracılığı ile akıl sahibi insanlara tebliğ ettiği, onları dünya ve ahiret mutluluğuna kavuşturan sistem, Allah’ın koyduğu hükümlerdir” diye tanımlanır. Gönderilen kitabın içinde yer alan ilke ve yasalara Rabbimizin Kur’an’daki ifadesiyle “Hikmet” denilmektedir. Hikmet de “zulüm ve fesadı engellemek; adaleti sağlamak, dünya ve ahirette mutluluk sağlamak için konulmuş kanun, düstur ve ilkeler” demektir. Bu hikmetler dinin temelidir, Kitap’ın anasıdır. Biz, bu ilkelere “Hakk Din” diyoruz. Bu ilkeler insanlara, toplumlara hitap etmekte ve sosyolojinin alanı içine girmektedir.


Kur’ân’da kendilerine verilen her emir, “kararlaştırılmış, en üstün seviyede yeterli, haksızlık ve kargaşayı engellemek için konulmuş bir kanun, düstur ve ilke” olduğu hâlde onlar yalanladılar ve tutkularına uydular. Şüphesiz onlara vazgeçirecek haberler de gelmişti. Buna rağmen uyarılar yarar sağlamıyor. (Kamer Suresi 3-5. ayet)



23,24.Ve senin Rabbin kesin olarak, Kendisinden başkasına kul olmamanızı, anne ve babayı iyileştirmeyi- güzelleştirmeyi karar altına aldı. Onlardan biri veya her ikisi senin yanında ihtiyarlığa ererse, sakın onlara “Öf” deme, onları azarlama; onlara çok duyarlı davran. Ve ikisine de onurlu, tatlı ve güzel söz söyle. Ve merhametinden dolayı onlar için alçak gönüllülük kanatlarını indir. Ve de ki: “Rabbim! Onların beni küçükten eğitip görgülü biri olarak yetiştirdikleri gibi, onlara rahmet et.”
25.Sizin Rabbiniz içinizdekileri çok iyi bilir. Eğer sâlihler olursanız elbette O tam anlamıyla dönenleri bağışlayıcıdır.
26,27.Yakınlık sahibine; yurtlarından çıkarılan fakirlere, yoksula ve yolda kalmışa da hakkını ver. Ve yersiz/ kötülüğe harcama yapma. –Şüphesiz yersiz/ kötülüğe harcama yapanlar, şeytanların kardeşleridir. Şeytan ise Rabbine karşı çok nankördür.–
28.Ve eğer Rabbinden umduğun bir rahmeti arayarak, akraba, yoksul ve yolda kalmışa yardım etmeyeceksen, o vakit de kendilerine yumuşak ve tatlı/onların ağırına gitmeyecek bir söz söyle.
29.Ve elini boynuna bağlanmış yapma/cimri olma, onu büsbütün de saçma/savurganlık yapma. Aksi hâlde kınanmış ve yaptığına pişman olur kalırsın.
30.Gerçekten senin Rabbin, kullarından dilediği için rızkı genişletir ve daraltır. Şüphesiz ki O, kullarından gerçekten haberdardır, hakkıyla görendir.
31.Ve yoksulluk kaygısıyla çocuklarınızı öldürmeyin. Onları ve sizi Biz rızıklandırırız/besleriz. Onları öldürmek gerçekten büyük bir günahtır.
32.Zinaya da yaklaşmayın/ zinaya yol açacak yollardan uzak olun. Şüphesiz ki o, iğrençliktir ve kötü bir yoldur.
33.Ve hak ile olmadıkça, Allah’ın haram kıldığı bir kimseyi öldürmeyin. Ve kim haksızlık edilerek öldürülürse, Biz onun yakınlarına bir yetki vermişizdir. O da öldürmede aşırı gitmesin. –Şüphesiz öldürülen/haklarını koruyacak yakınları yardım olunmuştur.–
34.Ergenlik çağına erinceye kadar yetimin malına da –en güzel bir şekilde olması dışında–yaklaşmayın. Ahdi/ verilmiş sözünüzü de yerine getirin. Şüphesiz verilen sözde sorumluluk vardır.
35.Ölçtüğünüz zaman tam ölçün ve dosdoğru terazi ile tartın. Bu, hem daha hayırlıdır ve sonuç/uygulama olarak daha güzeldir.
36.Ve hiç bilmediğin bir şeyin ardına düşme! Şüphesiz kulak, göz, gönül, bunların her biri ondan sorumludurlar.
37.Ve yeryüzünde kibir ve azametle yürüme! Şüphesiz ki sen asla yeri yaramazsın ve boyca dağlara erişemezsin.
38.Kötü olan bütün bunlar, Rabbinin katında hoşlanılmayan şeylerdir.
39.İşte yukarıda belirlenen bu ilkeler/ emirler, Rabbinin sana vahyettiği yanlış işleri ve kargaşayı engellemek için konulmuş kanun, düstur ve ilkelerden bazılarıdır. Allah’la beraber başka bir ilâh edinme. Aksi hâlde kınanmış ve kovulmuş olarak cehenneme bırakılırsın. (İsra Suresi 23-39. ayet)





Tıp – Üroloji - Jinekoloji
Üroloji, böbrek ve idrar yolları hastalıkları, üreme sistemi bozukluklarına bakar. Erkeklerde üreme organlarının yapısını inceleyen ve tedavi eden cerrahi dalı ürolojidir.


Jinekoloji, kadın organizmasını ve cinsel organını fizyolojik, morfolojik ve patolojik yönden konu alan bilim dalı. Ayrıca kadın hastalıklarını konu alan hekimlik dalıdır.


Meryem validenin Üreme (genital) sisteminde ise hem dişil hem eril dokuları/hücreleri bulunmaktadır. (Âl-i İmrân Suresi 36,37)


36.Onu doğurunca da: “Rabbim, şüphesiz ben, onu kız doğurdum; - Hâlbuki Allah onun doğurduğu şeyi daha iyi bilir- erkek, kız gibi değildir. Ve şüphesiz ona Meryem adını verdim. Ve şüphesiz ben, onu ve soyunu şeytan-ı racimden; kovulmuş/ katil, asılsız söz ve düşünce üreten, karanlığa taş atan şeytandan sana sığındırırım” dedi.
37.Bunun üzerine Rabbi Meryem’i güzel bir kabul ile kabul etti. Ve onu güzel bir bitki olarak bitirdi ve ona; Meryem’e, İsa’yı gayri meşru şekilde doğurmayıp Allah’ın iradesi çerçevesinde babasız doğuruşuna Zekeriyyâ’yı kefil kıldı. Zekeriyyâ ne zaman onun üzerine/özel odaya girse, onun yanında bir rızık bulurdu. Zekeriyyâ, “Ey Meryem! Bu sana nereden?” dedi. Meryem de: “O, Allah katındandır” dedi. Şüphesiz Allah, dilediğini hesapsız rızıklandırır.(Âl-i İmrân Suresi 36,37)







Zooloji
Zooloji veya hayvan bilimi, biyolojinin hayvanları çeşitli yönleriyle inceleyen bir alt dalıdır. Eski çağlarda yaşamış ve bugün soyu tükenmiş birçok tür ve günümüzde yaşayan bütün hayvanlar, zoolojinin inceleme alanına girmektedir.


Şüphesiz sizin için keçi, koyun, deve sığırda da size bir ibret vardır. Biz, size onların karnındaki dışkı ile kan arasındaki şeylerden, içenlerin boğazından kolaylıkla geçen halis süt içiriyoruz.  (Nahl Suresi 66. ayet)


Peki yeniden dirilmeye inanmayanlar, develere/ yağmur yüklü bulutlara bakmıyorlar mı, onlar nasıl oluşturulmuş? (Ğaşiye Suresi 17. ayet)









Derleyen
Hakan KAYILI
16.02.2019















Yorumlar - Yorum Yaz
Site Haritası
Takvim