• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
Kur'an İncelemeleri

 
Site Menüsü

Mecaz, Saffat Suresi 10




MECAZ


SAFFAT SURESİ


102.Sonra ne zaman ki o müjdelenen çocuk kendisiyle birlikte koşacak duruma/o'nunla birlikte iş tutacak çağa geldi, o zaman İbrâhîm: “Oğulcuğum! Şüphesiz ben, bu, uyunan; sakin, ilgisiz, duyarsız; yerde, şüphesiz kendimi, seni perişan, mağdur ediyor görüyorum. Bak bakalım sen ne düşünürsün?” dedi. Oğlu: “Babacığım! Sen emrolunacağın şeyleri yap! İnşallah beni, sen yokken başıma gelecek tüm sıkıntılara, mağduriyetlere sabredenlerden bulacaksın” dedi.



Ayetteki ifadeler içinde, üzerinde önemle durulması gereken sözcük, “kurban kesmek” anlamıyla değerlendirilen “zebh” sözcüğüdür.


ZEBH
ذبح Zebh” sözcüğünün esas anlamı “şaklamak; herhangi bir şeyden parça koparmak” demektir. Daha sonraları “boğazdan kesme” anlamında kullanılır olmuştur. “Zebh” sözcüğü mecazen “helak” anlamında kullanılır. Zira boğazın kesilmesi, bir canlıyı helake götürmenin en seri yoldur.

ذبح Zebh” sözcüğünün mecaz anlamından açıkça bu sözcüğün “Kurban etme” (Kurban kesme değil), “helak etme”, “mağdur etme”, “feda etme”, argo ifadeyle “harcama” anlamlarında kullanıldığı anlaşılmaktadır.


MENAM
Ayette yer alan “ منام Menâm” sözcüğü “ نوم Nevm (uyumak)” kökünden İsmi mekân kalıbı olup “Uyunan yer” demektir. Kılasik lügatlerde, mecazen, “uyku”, “uyuma” ifadelerinin, “durgunluk, dinginlik, duyarsızlık, ihmalkârlık, tepkisizlik, ilgisizlik hatta ölüm” anlamında kullanıldığı örnekleriyle açıklanır.


Bu sözcüğün mecaz anlamını, ism-i mekan kalıbında anlamlandırdığımızda “ منام Menam” sözcüğünün anlamı, “durgunluğun, dinginliğin, duyarsızlığın, ihmalkârlığın, tepkisizliğin, ilgisizliğin bulunduğu yer” demek olur.





İşte Kur'an







Yorumlar - Yorum Yaz
Site Haritası
Takvim