• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
Kur'an İncelemeleri

 
Site Menüsü

102Nur Suresi 62-64




Hatalı Çevrilen Ayetler


102Nur Suresi 62-64


Hatalı Çeviri:
62. Müminler, ancak Allah'a ve Resûlüne gönülden inanmış kimselerdir. Onlar, o Peygamber ile ortak bir iş üzerindeyken ondan izin istemedikçe bırakıp gitmezler. (Resûlüm!) Şu senden izin isteyenler, hakikaten Allah'a ve Resûlüne iman etmiş kimselerdir. Öyle ise, bazı işleri için senden izin istediklerinde, sen de onlardan dilediğine izin ver; onlar için Allah'tan bağış dile; Allah mağfiret edicidir, merhametlidir.

63. (Ey müminler!) Peygamber'i, kendi aranızda birbirinizi çağırır gibi çağırmayın. İçinizden, birini siper edinerek sıvışıp gidenleri muhakkak ki Allah bilmektedir. Bu sebeple, onun emrine aykırı davrananlar, başlarına bir belâ gelmesinden veya kendilerine çok elemli bir azap isabet etmesinden sakınsınlar.

64. Bilmiş olun ki, göklerde ve yerde ne varsa Allah'ındır. O, sizin ne yolda olduğunuzu iyi bilir. İnsanlar O'nun huzuruna döndürüldükleri gün yapmış olduklarını onlara hemen bildirir. Allah, her şeyi hakkıyla bilendir.



Doğru Çeviri:
62Mü’minler ancak, Allah'a ve Elçisi'ne inanmış, Elçi ile birlikte sosyal bir işle meşgul iken o'ndan izin istemedikçe çekip gitmeyen kimselerdir. Şüphesiz senden izin isteyen şu kimseler; işte onlar, Allah'a ve Elçisi'ne iman etmiş kimselerdir. Öyle ise, bazı işleri için senden izin istediklerinde, sen de onlardan dilediğine izin ver, onlar için Allah'tan bağışlanma dile. Şüphesiz Allah, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.

63Aranızda Elçi'yi çağırmayı, bazınızın bazınızı çağırışı gibi yapmayın. Saklanarak sıvışıp gidenleri Allah kesinlikle bilmektedir. Bu sebeple, O'nun emrine aykırı davrananlar, kendilerine bir sosyal yangının isabet etmesinden veya kendilerine çok acıklı bir azabın isabet etmesinden sakınsınlar.

64Gözünüzü açın! Şüphesiz göklerde ve yeryüzünde olan şeyler Allah'ındır. O, sizin ne üzerinde olduğunuzu kesinlikle bilir. Kendisine döndürülecekleri günde de, yapmış olduklarını hemen kendilerine haber verecektir. Ve Allah, her şeyi en iyi bilendir.



Birtakım nezaket kurallarının öngörüldüğü bu âyetler, Kur’ân indiği dönemdeki insanların çevresel ilişkiler, nezaket kuralları yönünden hangi seviyede olduklarını göstermektedir:

• Mü’minler, Elçi ile birlikte sosyal bir işle meşgul iken o'ndan izin almadan gitmeyen kimselerdir. (Şüphesiz şu senden izin isteyen kimseler; işte onlar Allah'a ve Elçisi'ne iman etmiş kimselerdir. Öyle ise, bazı işleri için senden izin istediklerinde, sen de onlardan dilediğine izin ver; onlar için Allah'tan bağışlanma dile. Şüphesiz Allah, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.)

• Mü’minler, Elçi'yi çağırmayı, birbirini çağırmaları gibi saymamalıdırlar. (Saklanarak sıvışıp gidenleri Allah kesinlikle bilmektedir. Bu sebeple, O'nun emrine aykırı davrananlar, kendilerine bir fitnenin isabet etmesinden veya kendilerine çok acıklı bir azabın isabet etmesinden sakınsınlar.)

Bu uyarı, Hucurât sûresi'nde detaylı olarak beyân edilmiştir:

1Ey iman etmiş kimseler! Allah'ın ve Elçisi'nin iki eli arasında öne geçmeyin/dinde kendi görüşlerinizi öne çıkarmayın. Ve Allah'ın koruması altına girin. Şüphesiz Allah en iyi işitendir, en iyi bilendir.

2Ey iman etmiş kimseler! Seslerinizi Peygamber'in sesinin üstüne yükseltmeyin. Birbirinize yüksek sesle bağırdığınız gibi, Peygamber'e yüksek sesle bağırmayın; yoksa siz bilincinde olmadan, saygısızlıkta ileri gidersiniz de amelleriniz boşa gidiverir.

3Şüphesiz Allah Elçisi'nin huzurunda seslerini kısan kimseler; işte onlar, Allah'ın, kalplerini Kendisinin koruması altına girmesi için imtihan ettiği kimselerdir. Onlara bağışlanmışlık, korunmuşluk ve büyük bir ödül vardır.

4Şüphesiz sana odaların arka tarafından seslenen kimseler; onların çoğu akıllı davranmıyorlar.

5Ve eğer onlar, sen yanlarına çıkıncaya kadar sabretselerdi, elbette kendileri için daha iyi olurdu. Ve Allah, kullarının günahlarını çok bilerek reddeden, onları cezalandırmayan ve bağışı bol olandır, engin merhamet sahibidir.

6Ey iman etmiş kimseler! Eğer hak yoldan çıkmışın biri size bir haber getirirse hemen araştırın/tesbit edin. Yoksa bilmeden bir topluluğa sataşırsınız/zarar getirirsiniz de yaptığınıza pişman olan kimseler olursunuz.

7,8Ve şüphesiz içinizde Allah'ın Elçisi'nin varlığını bilin. Şâyet o, birçok işlerde size uysaydı, kesinlikle sıkıntıya düşerdiniz. Fakat Allah, Kendisinin bir lütuf ve nimeti olarak, size imanı sevdirdi ve onu kalplerinize zînet yaptı. Küfrü; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddetmeyi, hak yoldan çıkmayı ve isyanı da size çirkin gösterdi. İşte bunlar, rüşde/akıl erginliğine sahip kimselerin ta kendileridir. Ve Allah, en iyi bilendir, en iyi yasa koyandır, en çok sağlam yapandır. [Hucurât/1-8]

Âyette konu edilen, Elçi ile birlikte sosyal bir işle meşguliyet, "yöneticinin (o gün Peygamber'in) bir maslahatı yaygınlaştırmak için insanları toplamaya gerek duyduğu, salâtın ikâmesi; eğitim-öğretim, sosyal yardım faaliyetleri, yasama-yürütme istişare toplantıları, savaş hazırlıkları vs. gibi çalışmalar"dır.

Bu âyetlerin iniş sebebine dair kaynaklarda şu bilgiler yer alır:

Rivâyet edildiğine göre bu âyet-i kerîme, Kureyşliler Ebû Süfyân'ın, Gatafanlılar da Uyeyne b. Hısn'ın kumandasında Medîne üzerine hücum etmek üzere geldikleri vakit, hendeğin kazılması hakkında nâzil olmuştur. Peygamber (s.a) Medîne etrafında hendek kazmaya başlamıştı. Bu da hicretin 5. yılı Şevval ayında gerçekleşmişti. Münâfıklar işten kurtulmak için görünmeden biri diğerinin arkasına saklanarak sıvışıp gidiyorlar ve gerçekle ilgisi olmayan mazeretler ileri sürüyorlardı. Buna benzer bir rivâyeti Eşheb ile İbn Abdi'l-Hakem, Mâlik'ten nakletmiştir. Muhammed b. İshâk da böyle demiştir. [Kurtubî, el-Câmiu li Ahkâmi'l-Kur’ân]

Sûrenin sonunda da mü’minler, Gözünüzü açın! Şüphesiz göklerde ve yeryüzünde olan şeyler Allah'ındır. O, sizin ne üzerinde olduğunuzu kesinlikle bilir. Kendisine döndürülecekleri günde de, yapmış olduklarını hemen kendilerine haber verecektir. Ve Allah, her şeyi en iyi bilendir buyurularak bir kez daha uyarılmıştır.*




*İşte Kuran, Nur Suresi




Yorumlar - Yorum Yaz
Site Haritası
Takvim