• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
Kur'an İncelemeleri

 
Site Menüsü

112Maide Suresi 105-108







Hatalı Çevrilen Ayetler



Maide Suresi 105-108




Hatalı Çeviri:
105. Ey iman edenler! Siz kendinize bakın. Siz doğru yolda olunca sapan kimse size zarar veremez. Hepinizin dönüşü Allah'adır. Artık O, size yaptıklarınızı bildirecektir.  
106. Ey iman edenler! Birinize ölüm gelip çatınca vasiyet esnasında içinizden iki adalet sahibi kişi aranızda şahitlik etsin. Yahut seferde iken başınıza ölüm musibeti gelmişse sizden olmayan, başka iki kişi (şahit olsun). Eğer şüpheye düşerseniz o iki şahidi namazdan sonra alıkorsunuz; «Bu vasiyet karşılığında hiçbir şeyi satın almayacağız, akraba (menfaatine) de olsa; Allah (için yaptığımız) şahitliği gizlemiyeceğiz, (aksini yaparsak) bu takdirde biz elbette günahkârlardan oluruz» diye Allah üzerine yemin ederler.
107. Bu şahitlerin (sonradan yalan söyleyerek) bir günah kazandıkları anlaşılırsa, (şahitlerin) haklarına tecavüz ettiği ölüye daha yakın olan (mirasçılardan) iki kişi onların yerini alır ve «Andolsun ki bizim şahitliğimiz onların şahitliğinden daha gerçektir ve biz (kimsenin hakkına) tecavüz etmedik, aksi takdirde biz, elbette zalimlerden oluruz» diye Allah'a yemin ederler.
108. Bu (usul), şahitliği gerektiği şekilde yapmaya, yahut yeminlerinden sonra, yeminlerin (mirasçılar tarafından) reddedilmesinden korkmalarına (çekinmelerine çare olarak) daha uygundur. Allah'tan korkun ve (O'nu) dinleyin. Allah, yoldan çıkmışlar topluluğuna rehberlik etmez.




Doğru Çeviri:
105.Ey iman eden kimseler! Kendiniz kendiniz üzeresiniz [herkes kendinden sorumludur]. Siz hidâyete erdiğiniz zaman, sapan kimseler size zarar veremezler. Hepinizin dönüşü Allah’adır. Sonra da O, yapmış olduğunuz şeyleri size haber verecektir.
106.Ey iman etmiş kişiler! İçinizden birine ölüm hazır olduğu zaman, vasiyet sırasında aranızdaki şâhitlik, kendi içinizden adalet sahibi iki kişidir. Yahut yeryüzünde yolculuğa çıkmış iseniz, sonra da ölümün musibeti size gelip çatmışsa, sizden olmayan iki kişidir. Eğer şüpheye düşerseniz, salâttan [mâlî yönden ve zihinsel açıdan destek olmadan; toplumu aydınlatman] sonra onları bekletirsiniz. Sonra da onları, “Akraba bile olsa, yemini bir çıkar karşılığı satmayacağız, Allah’ın şâhitliğini gizlemeyeceğiz. Aksi hâlde günahkârlardan oluruz” diye Allah’a yemin ettirirsiniz.
107.Sonra da eğer o iki şâhitin bir günah işledikleri anlaşılırsa, ölene daha yakın olan hak sahiplerinden diğer iki kişi onların yerine geçerler de: “Bizim şâhitliğimiz, o önceki iki kişinin şâhitliğinden daha doğrudur ve biz kimsenin hakkına tecavüz etmedik. Aksi hâlde biz, yanlış davrananlardan; kendi zararlarına iş yapanlardan olurduk” diye Allah’a yemin ederler.
108.İşte böyle bir yemin, şâhitliklerini usulüne göre yapmaları yahut yeminlerinden sonra yeminlerinin kabul edilmemesinden korkmaları için en yakın/en iyi yoldur. Allah’ın koruması altına girin ve kulak verin. Ve Allah, hak yoldan çıkanlar topluluğuna kılavuzluk etmez.




Bu âyetlerde Bakara sûresi’nde konu edilen vasiyetin yapılış şekline dair bazı ilkeler bildirilmektedir. Vasiyet hakkında geçen âyetler:

180.Sizden birinize ölüm hazır olduğu vakit, eğer bir hayır/mal bıraktıysa, Allah’ın koruması altına girmiş kişiler üzerine bir hak olarak, babası-anası ve en yakın akrabası için, örfe uygun; herkesçe kabul gören bir şekilde vasiyet etmek zorunlu görev kılındı.
181.Artık her kim, bunu duyduktan sonra onu değiştirirse, onun günahı ancak onu değiştirenlerin üzerinedir. Şüphesiz Allah en iyi işitendir, en iyi bilendir.
182.Artık her kim vasiyet edenin, bir hata işlemesinden veya bir günaha girmesinden korkar da onların arasını düzeltirse, ona hiçbir günah yoktur. Şüphesiz Allah çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir.(Bakara/180-182)




Konumuz olan âyetler ile daha evvel konu edilmiş olan vasiyetin nasıl yapılacağı açıklanmaktadır:

• Mü’minlerden birine ölüm hazır olduğu zaman, vasiyet sırasında kendilerinden dindar, muttaki, güvenilir iki şâhit bulundurmalılar.

• Vasiyette bulunacak kimse gurbette ise, yakını olmayan iki şâhit bulacaktır.

• Şüpheye düşerlerse, salâttan sonra musallada onları alıkoyup, “Akraba bile olsa, yemini bir çıkar karşılığı satmayacağız, Allah’ın şâhitliğini gizlemeyeceğiz. Aksi hâlde günahkârlardan oluruz” diye Allah’a yemin ettirmelidirler.

• Bu şâhitlerin yalan veya yanlış söylediği anlaşılırsa ölene daha yakın olan hakk sahiplerinden iki kişi onların yerine geçerler ve “Bizim şâhitliğimiz, o ikisinin şâhitliğinden daha doğrudur ve biz kimsenin hakkına tecavüz etmedik. Aksi hâlde biz zâlimlerden olurduk” diye Allah’a yemin ederler. İşte bu, şâhitliklerini usulüne göre yapmaları yahut yeminlerinden sonra yeminlerinin kabul edilmemesinden korkmaları için en iyi yoldur.

• Sağlam bir vasiyet ile miras taksiminden doğabilecek hakksızlıklar ortadan kalkacaktır.*



*İşte Kuran, Maide Suresi



Yorumlar - Yorum Yaz
Site Haritası
Takvim